Yeni Eğitim Yılına Giriş Notları

Yazan: RABİYA KATAR 

Tarih: 13 Eylül 2025

Yeni eğitim-öğretim yılı başlarken, geçmişte kullanılan "talim" ve "terbiye" kavramları üzerinden eğitim sistemine bakış. Terbiyenin önemi ve unutulan değerler üzerine düşündürücü bir yazı.

📝 Bilgi Veriyoruz, Peki İnsan Yetiştiriyor muyuz?

Yeni eğitim-öğretim yılının ilk haftasını geride bıraktığımız şu günlerde; Sonbaharın serinliğiyle birlikte okul bahçeleri yeniden çocuk sesleriyle dolarken, biz büyükler de her yıl olduğu gibi "yeni eğitim-öğretim yılına" dair umutlarımızı, beklentilerimizi ve kaygılarımızı yeniden düşünmeye başlıyoruz.

Ancak bu dönem başlangıçları, geçmişle bugünü kıyaslama fırsatını da beraberinde getiriyor. Bugünün eğitim sistemini konuşurken, bir zamanların çok daha derin anlamlar taşıyan iki kelimesi geliyor aklıma: Talim ve Terbiye. Maalesef kavramlarımızla yaşamlarının da değişti. Talim ve terbiye kavramlarını atıp eğitim ve öğretim ile boşluğu doldurmaya çalıştık. Oysa eğitim, kasıtlı ve istendik davranış değişikliği kazandırmaktır. Yani olumlu/olumsuz davranış kazandırmayı ifade edebilir ve tüm canlılar için kullanımı mümkün. Mesela evcil hayvanlara tuvalet eğitimi verilir , emniyet güçlerine yakalanmayan bir hırsız başkasına bunu nasıl yaptığını eğitimini verebilir gibi pek çok eğitim türünden bahsedebiliriz. Hal böyleyken öğretim kavramı, talimin yerini dolduruyor görünsede eğitimin terbiye kavramının yerini doldurması söz konusu değil. Bu yazımda kavramları uzunca etimolojik tahlil ve mukayese yerine kısaca konuya değineceğim.

🎓 Talim ve Terbiye: 
Eskilerin Eğitim Anlayışı

Eskilerin dilinde "eğitim", bugünkü gibi tek kelimeyle değil, "talim ve terbiye" olarak iki sacayağına oturtulurdu. "Talim", bilgi ve beceri kazandırma sürecini ifade ederdi; yani ders vermek, öğretim. "Terbiye" ise insanın karakterini, ahlakını, tavırlarını şekillendirme süreciydi; yani değerlerle donatma, insan etme sanatı. Bugün modern eğitim sistemlerinde genellikle talime, yani bilgi yüklemeye ve sınav başarısına ağırlık veriyoruz. Ancak göz ardı ettiğimiz çok önemli bir taraf var: terbiye, yani insanı insan yapan o derinlikli ahlaki gelişim. Tartışmasız bir gerçek var ki her nesil sadece bilgiyle değil, aynı zamanda değerlerle büyümeye ihtiyaç duyar.

📅 Neden Terbiye Geri Planda Kaldı?

Bireysel başarıların toplumsal değerlere tercih edildiği bir çağdayız. Rekabetin öne çıkarıldığı, her şeyin ölçülüp biçildiği bu sistemde, insanın iç dünyasıyla ilgili olan terbiye kavramı çoğu zaman "aileye bırakılmış" ya da "gereksiz romantizm" olarak görülüyor. Oysa terbiyenin yokluğu yalnızca bir neslin değil, bir toplumun geleceğini etkiliyor.

Talim, bir bireyin zekâsını parlatabilir; ama terbiye yoksa o zeki birey yıkıcı da olabilir, öğrendiği bilgiyi nasıl ve ne amaçla kullanacağını bilemeyebilir. Bir insan doktor olabilir ama vicdansızsa zarar verir. Mühendis olabilir ama sorumsuzsa toplum için tehlikeye dönüşür. Tarih bunun örnekleriyle doludur. Bu yüzden eskiler “ahlaklı cehalet, ahlaksız bilgiden yeğdir” derdi. Talim Zihni Doldurur, Terbiye ise Kalbi İnşa Eder.

🏫 Geçmişin Mektepleri Ne Verirdi?

 Osmanlı'nın son dönemlerinde, Tanzimat’tan Cumhuriyet’in ilk yıllarına kadar olan süreçte, mektepler sadece bilgi aktaran yerler değil; aynı zamanda insanın yoğrulduğu bir irfan ocağıydı. Hocalar, talebelerine yalnızca ders anlatmaz, hal ve ahlak öğretirdi. "Edep Yâ Hû" sözü, sadece duvar süsü değil, bir yaşam biçimiydi. Ders öncesi eller yıkanır, bir hocaya karşı ses yükseltmek ayıp sayılırdı. Bugün ise eğitim başarıları sayılarla ölçülürken, karakter gelişimi "ekstra" sayılıyor. Oysa insanı insan yapan şey, diploma değil, terbiyesidir.

💬 Bugün Ne Yapmalı?

Yeni bir eğitim öğretim yılına başlarken belki de şu soruyu yeniden sormalıyız:

Çocuklarımıza sadece bilgi mi öğretiyoruz, yoksa aynı zamanda onları insan olarak mı yetiştiriyoruz?

Müfredatlar güncelleniyor, teknolojik altyapılar gelişiyor, sınav sistemleri değişiyor... Ancak terbiyeye dair bir gündem hâlâ eksik. Oysa bir çocuğun doğru ile yanlışı ayırt edebilmesi, merhametli olması, kendine ve başkasına saygı duyması, vicdanlı bir birey olarak yetişmesi; ezberlediği formüllerden daha kıymetli değil mi?

Yeni eğitim-öğretim dönemini kutlarken gelin bu yılı sadece "talim yılı" değil, aynı zamanda "terbiye yılı" da ilan edelim. Zira öğretim bireyi donatır, terbiye ise insanı yüceltir. Ve nihayetinde; akıllı olmak bir meziyet olabilir ama ahlaklı olmak bir zarurettir.

Bu yıl kendi çocuklarıma, öğrencilerime ya da çevremdeki gençlere sadece akademik başarıyı değil; hal, edep ve saygıyı da hatırlatmayı kendime hedef koydum. Çünkü biliyorum ki en güzel eğitim, örnek olmaktır.

❓ Siz Ne Düşünüyorsunuz?

Yeni eğitim öğretim yılına girerken sizce biz bu dengeyi kurabiliyor muyuz?

📌Sizce bugünkü eğitim sistemi talim ve terbiyeyi ne kadar birlikte sunabiliyor? 📌 Siz çocuklarınız için sadece akademik başarıyı mı önemsiyorsunuz, yoksa başka değerler de var mı?

💬 Görüşlerinizi yorumlarda duymak isterim. Bu yazıyı beğendiyseniz paylaşarak daha fazla kişinin bu konuda düşünmesini sağlayabilirsiniz.


Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

📌İnsani Değerlerle Dünyayı Ayağa Kaldırmak

📍 Filistin’deki Sessiz Çığlık: Bir Halkın Göz Göre Göre Yok Edilişi